Türkiye Cumhuriyetinin kurucusu büyük önder Mustafa Kemal Atatürk’ü aramızdan ayrılışının 81inci yılında bir kez daha saygıyla, minnetle ve özlemle anıyoruz. Ve her geçen yıl daha iyi anlıyoruz.
Bir kurtuluş destanının en büyük kahramanı O.
Hiç ölmedi, ölmeyecek...
Yüce Türk milletinin kalbinde her 10 Kasım yeniden doğuyor. Çok daha fazla, çok daha artan sevgiyle, özlemle anılıyor. Görsel ve yazılı basınlarda şimdiye dek görülmemiş fotoğrafları, anıları çıkıyor karşımıza. Özel yayınlar yapılıyor, açık oturumlar düzenleniyor. Atatürk’ün konuşmaları kendi sesinden dinletiliyor, o zamanın şartlarında çekilmiş kısa filmler gösteriliyor.
Evet, yine bir 10 Kasım yine büyük önderimizi, O’na yakışan törenlerle anıyoruz. Cumhuriyetimizin 100üncü yılına koşarken yaşamı, yurtseverliği, devrim ve ilkeleriyle izinde olduğumuzu ve daima olacağımızı gösteriyoruz. Dünyada hiç bir lidere nasip olmayan bir bağlılıkla geçen bu törenlerde Atamıza biraz olsun borcumuzu ödüyoruz.
Unutmayalım ki; Kendisini Türk milletinin bağımsızlık mücadelesine adayan Atatürk’ü daha iyi anlamak ve gelecek nesillere anlatmak hepimizin görevi.
Rahat uyu Atam. 81 yıldır yüreklerde yaşıyorsun. Bu hafta çok daha fazla anılacak, çok daha fazla anlaşılacaksın. Senin için şiirler yazılıyor, okunuyor. Sevdiğin şarkılar çalınıyor. Türk ulusu huzuruna akın ediyor. Sen hiç yalnız değilsin, kalbimizde büyümeye devam edeceksin.
Rahat uyu Atam. ; öyle bir gençlik geliyor ki senin izinde, senin özlü sözlerinle, ilkelerinle büyüyor. Seni çok daha iyi anlıyor.
