Twitter hesabından VM Medical Park Kocaeli Hastanesi’nde yapılan ameliyat sonrası yaraları açık bir şekilde taburcu edildiğini iddia eden Sema Karagöl’ün bu durumu hassasiyetini koruyup Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlüğü tarafından olay hakkında soruşturma sürerken aynı hastane için bir yeni iddia daha gündeme taşındı. Merve Karaman adlı bir hasta yakını Medical Park Kocaeli Hastanesi’nde benzer bir olayla karşılaştıklarını anlattı.
YOĞUN BAKIMDA TUTULMADI
Babaannesi Hatice Karaman (67)’ı ameliyat için tavsiye üzerine İzmir Kemalpaşa’dan Medical Park Kocaeli’ne geldiklerini söyleyen Merve Karaman ameliyatı da yine tavsiye üzerine Prof.Dr. Haluk Akbaş’a yaptırdıklarını söyledi. Babaannesinin 17 Ocak’ta gerçekleşen ameliyat hakkında şu bilgileri paylaştı.
“Babaannem ameliyathaneye saat 13.30’da girdi, 17.30’da çıktı. Kalp kapakçıklarından biri değişti, biri onarıldı. Böylesine ağır bir ameliyat geçirmesine rağmen yoğun bakımdan 32 saat sonra taburcu edildi. Hemşirelerin bize direkt ifadesi çok fazla ameliyat olduğu ve yoğun bakımda yer açmak için taburcu edildiği söylendi. İtiraz ettik ama sonuç alamadık. Yoğun bakımda 7-8 yatak vardı ve hepsi doluydu. Babaannemi normal servise aldılar. Nefes almakta güçlük çektiği halde yardımcı olmadılar. Nefes alamadığını, kötü hissettiğini oradaki hemşirelere söylememize rağmen doktoruna haber verilmedi. Müdahale yapılmadı. Babaannem 19.01.2020’de gece saat 03.00’te vefat etti. Bize ölümüyle ilgili net bir açıklama bile yapılmadı, sadece solunumu durdu denildi. “ dedi.
“DAHA İYİ HİZMET ALIP,
DAHA ÇABUK İYİLEŞSİN İSTEDİM”
Açıklamalarının devamında Merve Karaman, şu ifadelere yer verdi, “Gideni geri döndürmek elbette mümkün değil. Ben babaannemi daha iyi şartlarda sağlığına kavuşturmak için İzmit’e getirdim. Daha iyi hizmet alıp, daha çabuk iyileşsin istedim. Bu konuda hiçbir maddi sorumluluktan da kaçmadım. Ama hastaneden cenazesini alarak çıktım. Yaşadığım acıyı başkaları yaşasın istemiyorum. Bu konuda hukuki mücadelemi başlattım.”
“GECE DOKTORU BİLE YOKTU “
Merve Karaman ifadesinde ayrıca babaannesinin vefat ettiği gece, “Müdahalede bulunacak bir nöbetçi doktor bile yoktu” iddialarına da yer verdi. Şöyle konuştu: “ Hasta bakıcı ve hemşireler deneyimsizdi. En hayati bölümde bile bu deneyimsiz insanlar görevlendirilmişti. Daha sonra öğrendik ki, İŞKUR’un teşviklerini kullanıp sürekli personel alıp çıkararak bu şekilde giderleri düşük tutuyorlarmış. Bir sağlık kuruluşundan ziyade ticarethaneye dönmüş bir yer olduğunu çok acı bir tecrübeyle öğrendik. Bütün işler bu tecrübesiz personele bırakılmıştı.”